Afet riskli yapıların yenilenmesinde hakkında kanuna bağlı olarak, afet riski barındıran alanlar tespit edilir ve yaşanabilir hale getirilir.
Ülkenin dört bir yanındaki şehir ve köylerde bulunan, yıkıma riskine sahip yapıların devletin temin ettiği yapım kredisi, kira desteği, belediye harç ve vergi avantajlarından da faydalanarak yeniden inşa edilmesini öngörür.
Bakanlar Kurulu kararıyla tespit edilen riskli alanla beraber, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın belirlediği rezerv yapı alanını ifade eder.
UYGULAMA ALANI NEDİR?
Zemin yapısı ya da yapılaşma dolayısıyla can-mal kaybına sebebiyet verme riski içeren alanlara da uygulama alanı denmektedir.
YERİNDE DÖNÜŞÜM NE DEMEK?
Kentsel Dönüşüm projesine dahil olan müstakil yapılar için kullanılan terim “Yerinde Dönüşüm”dür. Depreme dayanıksız yapının yıkılarak, yer aldığı arsanın var olan imarında değişiklik yapılmaksızın, depreme dayanıklı yapı inşa edilmesi, yerinde dönüşüm olarak adlandırılır.
YAPININ RİSKLİ OLUP OLMADIĞI NASIL ANLAŞILIR?
Bakanlıktan alınmış ruhsatı olan risk tespit kuruluşları, bir yapının riskli olup olmadığının tespitini yapar. Bu konuyla ilgili yönetmelik 6.03.2007 tarihli, 26454 sayılı Resmi Gazete’de neşredilmiştir.
Yönetmelik, yapının ekonomik ömrü sona ermişse veya depremde yıkılma ya da yüksek hasar alma riski barındırıyorsa, yapı riskli olarak kabul edilir.
Bakanlar Kurulu Kararıyla rezerv ya da uygulama alanı kabul edilen alanlardaki yapılar riskli olarak değerlendirilir.
Mal sahipleri müracaat etmediği takdirde Bakanlık ya da Belediye risk tespitini gerçekleştirir.
RİSK TESPİTİNİN ARDINDAN YAPILMASI GEREKEN ŞEYLER NELERDİR?
Eğer sahip olduğunuz taşınmaz mal “riskli yapı, rezerv alanı” grubuna dahilse, binanızın yıkılması mecburidir.
Mal sahipleri risk tespitiyle ilgili itirazını on beş gün içerisinde Bakanlığa iletebilir. Bilirkişi heyeti tarafından verilen karara karşı yargıya başvurulması mümkündür.
Risk tespitinin kesinleşmesinin ardından, yapı sahiplerinin yapıyı yıktırmak için 60 gün mühleti bulunmaktadır. Eğer 60 gün içerisinde yapı yıkılmazsa, yıkım kamu tarafından yapılıp masrafı maliklerden talep edilir.
Böyle bir durumda, bina malikleri, tapuda bulunan hisseleri oranında arsa hissedarı kabul edilir.
Arsa hissedarlarının üçte iki çoğunluğunun onayıyla binanın kime, hangi paylaşımla inşa ettirileceği, Bina Ortak Karar Protokolü nezdinde kararlaştırılır.
Söz konusu protokole uyum sağlamayan maliklerin hisseleri, mezat ile başka ortaklara satılır. Eğer bahsi geçen satış için bir alıcı çıkmazsa, Bakanlık hisseleri kamulaştırarak satın alır.